4 Şubat 2009 Çarşamba

2 çocuklu

Yok yok başlığa bakıp sanmayın ki ikinciye karar verdim. Yok öyle birşey ama 1 haftadır iki çocukluyum. Busa'dan kuzen Duygu geldi her Şubat tatilinde olduğu gibi. Doğa, "Ablam" diyor da başka birşey demiyor. Ben ise evde bir ergenle yaşamanın verdiği huzur ve karmaşık duygular içindeyim. Bakıyorum bir ona bir kendime. Düşünüyorum, düşlüyorum Doğa'nın 14 yaşındaki hallerini. Bizimki ne yese, ne içse Duygu'ya da bir ikram bir ikram. Bütün misafirperverlik onda. Dışarda biri Duygu'ya birşey sorsa "o benim ablam" diye dikiliyor. Bana da onları izlemek kalıyor. Kitabımı da okuyorum, gazetemi de... Nereye istesek hooop gidiyoruz, nasıl olsa Duygu var ya yanımda. Hani Doğa'nın ağlama krizi tutar, inadı tutar durumları yok. Ben bir rahat ki bu 1 haftadır sormayın.
Doğa'yı okula bırakıyoruz, Duygu ile geziyoruz tozuyoruz, ufak sırlarını anlatıyor bana. Çok eşsiz anlar... ama pek bir sessiz. Üstüne gitmiyim sormamak lazım diyorum kendime. Duruyorum duruyorum yine soruyorum. Kimbilir Doğa olsa onun yerinde neler soracağım.
Doğa'da uzay muhabbetleri halen devam. Bütün derdimiz neden uzaya gidemiyor olmak. Bir roketi ve de uzay kıyafeti olsa gidecekmiş oysa ki.

2 yorum:

Brajeshwari dedi ki...

Bende küçükken Anjin san olmak isterdim. Kimseye söylemezdim. Garipp yani, bebeklerle oyna değil mi? kılıçlar falan..Bornozuma sarılıp, sacimi tepeden toplardım.


Geçen gün anladım, ben japonları çok seviyorum:)

Turkuaz Deniz dedi ki...

Ne guzel olmus, cocuklar evde bir baska cocugu (ozellikle biraz daha buyukse) cok seviyorlar. Tadini cikar, darisi basima!

Uzay kiyafeti icin bi bakalim Nasa' da var mi oyle bisey:)