14 Ekim 2008 Salı

Söylenip duruyorum işte kendimce



Gymboree'den öğle saatlerinde döndük. Resim dersimiz evde de devam etti. Bazen düşünüyorum neden oraya gidiyoruz, aynılarını hatta daha güzellerini evde yapıyoruz biz. Hatta son haftalarda her gidişimizde Doğa bir çocuk tarafından itiliyor, düşürülüyor. Zavallım "bir daha vurma bana tamam mı" diyip ağlamaya başlıyor. Ne diyim şimdi ben bu çocuğa, nasıl savunacak kendini? Sakin, kırılgan benim kızım. Bir yandan üzülüyorum bir yandan da sürekli anne diye sırtıma tünemesi sinirime dokunuyor. Bir yanım diyor ki bırak çocuk evin tadını çıkarsın nasıl olsa hayat boyu gidecek okula. Ama çok seviyor dersleri, çok girişken ve kolay uyum sağlayan bir çocuk ayrıca. Zaten Aralık gibi başka bir yere göndereceğim. Daha sıcak ve yuva tarzı bir yere yarım gün, haftada 3 defa. Gymboree'nin fiyatları da aldı başını gidiyor. Akıllara zarar rakamlar söz konusu. Hani denemek amacıyla biraz da heyecan yaptık 3 aylık yazdırdık. Buna birilerinin dur demesi gerek. Birşeyleri de sorgulasak artık ya da kendimizi...Bütün dersler doluyor taşıyor nedir bu anlamakta zorluk çekiyorum.
Biri bana anlatsın biz nasıl büyümüşüz? Anneannem bizi evde nasıl oyalamış, annem babam askerdeyken hem çalışıp hem 2 çocukla ne yapmış? Şimdi neden hem çalışıp hem çocuklarımızla olamıyoruz? Neden seçenekler bu kadar keskin? Yanıtları gayet net ortada ama yine de boğuşup duruyorum işte bunlarla kendi içimde...Doğumdan sonra 4. ayda işe dönmemi bekleyen eski şirketim geliyor aklıma halen sinirleniyorum, içerliyorum zaman zaman. Kadınlık halleri işte. Saçma sapan duygusallıklar gösteriyorum halen.
Ve sonra diyorum ki, herşeyin bir sebebi var. Şu 29 aydır yaptıklarına bak. Ortaya çıkardığın sanat eserine bak. Biraz duluyor içimdeki fırtına ama başka bir yerden çıkmak için beklemeye alıyor kendini. Bir tek yazınca geçiyor, sadece yazınca...

5 yorum:

Brajeshwari dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Brajeshwari dedi ki...

Çocuk büyütmek konusunda bende ailem nasıl yapmış bunu diye düşünüyorum.O yüzden, zamane anneleri benim gözümde kahraman gibi görünüyor..

Bunlar söylenmek olmuyor, hayatın gerçekleriyle yüzleşmek belki de adı...Şu anda karşında duran sanat eserine bakmaya ve yazmaya devam etmeli o zaman.. ve tabi kahraman olmaya...

funda dedi ki...

özgürcüm ben çocuk gelişimi eğitimi adım yani okul öncesi öğretmeniyim aslında. ve laf aramızda emreyi 4 yaşında olmasına rağmen göndermek istemedim bir okul öncesi kurumuna. orda yapılan şeyler teekrardan ibaret ve üst üste birkaç yıl giden çocuk çok sıkılıyor, şahit oldum bu hallere. evde de çok eğlenebiliyoruz biz ve biliyorum siz de öyle..
bu arada daha önce yazdığım yorumlarda ulaşım problemi oldu sanırım. bu da ulaşır mı bilemedim ama yazmak istedim yine de..

Özgür Turan dedi ki...

brajeshwari, biz zamane annelerinin gerçekten işi zor, özellikle bu tüketim dünyası bitiriyor bizi. sevgiyi korumak bile özen, emek istiyor.
fundacım, sen tamamen haklısın. aslında ben de seninle aynı düşünüyorum. hem işin uzmanı olarak da görüşlerin önemli tabii. Ama gel gör ki yoruldum artık biraz kendime zaman istiyorum. yani sadece öğleden sonra 3 saat haftada 3 gitse ilaç gibi gelecek bana:)

Özgür Turan dedi ki...

Bu arada bir yorum silindi diyor ama ben silmedim bilginize:))